Moda dünyası yapısı gereği değişen dönüşen, hareketli bir organizma… Tüm elemanlarıyla dinamizmi sağlayan ve akıntıyı hızlandıran bu oluşumun elbette ki olumsuz etkilerinin varlığından her zaman söz ediyoruz. Özellikle pandemi süreci boyunca moda dünyasının patikası tahmin edildiği gibi hızla bu tarz tasarımlara yöneldi.
Dijitalleşen dünya araçlarının da yoğun şekilde kullanıldığı tekstil sektörü geçtiğimiz kış ve yaz sezonunda büyük oyuncuların distopya koleksiyonlarına tanıklık etti. Tabii toplulukların buna cevapsız kaldığı söylenemez. İnkâr edilemeyen bir konu da bunca karmaşanın ve toplumsal sarsıntının modaya olumsuz etkisi olmasına rağmen yönelimlerin yine onun istediği tarafa gitmesi…
Bu yılın en sevdiğimiz yanı moda sektörü ve dünyadaki sözcülerinin sürdürülebilir tasarımlara dikkat çekme çabası oldu. Birçok büyük marka geri dönüşüm yöntemi ile üretimler yaptı. Bu tarz üretimlerin butik firmalar açısından çok kolay olmadığını ve maddi yükünün biraz can sıkıcı olduğunu da eklemek isteriz. Çünkü tekstil sektöründe bu süreçler maddi açıdan zorlayıcı olabiliyor. Yolunu bulup bu yönde emek gösteren tüm butik markalara selam gönderiyoruz ? Az ya da çok fark etmez bu tarz girişimler bizi çok sevindiriyor…
Geri dönüşüm ya da sürdürülebilir ya da daha sağlıklı üretim konusunu lüksten sıradana hayatın her alanına yerleştirebilmek bir yerde hepimizin çabası.
Yorum yap